Çemberlitaş Nerede Tarihi Kim Yaptırdı Özellikleri

Çemberlitaş Nerede Tarihi Kim Yaptırdı Özellikleri

Bizans İmparatoru Konstantine, Roma’da bulunan Apollon tapınağından söktürdüğü 57 metre uzunluğundaki Çemberlitaş sütununu, günümüzde bilinen yerine diktirmiştir. Çemberlitaş sütununun orijinalinde, üst bölgesinde güneşi selamladığı rivayet edilen bir Apollon heykeli bulunmaktadır. Ancak Konstantine 330 yılında bu Apollon heykelini İstanbul’a dikildiği zaman söktürmüş ve yerine kendi heykelini diktirmiştir.

Yapılan bu değişimden sonra, İmparator Julianus ile Theodosius heykelleri sütunun üzerine yerleştirilmiştir. 1081 yılında meydana gelen yıldırım düşmesi olayından sonra, heykeller devrilmiş, sütun onarıma tabi tutulmuş ve üzerine kaide biçiminde bir başlık ile birlikte büyük bir haç konulmuştur.

1453 yılında İstanbul fethedildikten sonra, üzerindeki haç çıkartılmış ve Yavuz Sultan Selim döneminde Çemberlitaş sütunu yenilenmiştir. Büyük bir yangın atlatan ve bu neden ile mermerleri zarar gören Çemberlitaş sütunu, Sultan II. Mahmut tarafından demir çemberler ile sardırılmış ve yapısı sağlamlaştırılmıştır.

Sultan II. Mustafa’dan beri sütunun ismi, sarılan demir çemberler nedeni ile Çemberlitaş olarak anılmaya başlanmıştır. Çemberlitaş sütunu, her biri 3 metre çapında olan bilezikler vasıtası ile birbirine bağlanan, 3 ton ağırlığındaki 8 adet sütundan ve 1 adet kaideden meydana gelmektedir.

Çemberlitaş Sütunu Efsanesi

Her ne kadar kesin olduğu ispatlanamamış ise de, Çemberlitaş sütununun alt kısmında İsa Peygamberin, Kudüs’te bulunduğu varsayılan mezarından alınarak getirilen bazı eşyaların gömülü olduğu düşünülmektedir.

Rivayetlere göre, Haçlı savaşların döneminde orduya katılacak askerlerin, Avrupa’dan toplanması maksadı ile rahipler tarafından bir kampanya başlatılmıştır. Başlatılan kampanyada, Çemberlitaş sütununun altında İsa’nın kutsal kadehinin bulunduğu söylenmiştir. Bu kutsal kadehten içenin ölümsüzlüğe kavuşacağı söylentisinin yayılması üzerine binlerce kişi Çemberlitaş sütununa doğru yola çıkmıştır. Gelen kişilerin şehre alınması maksadı ile Bizans İmparatoru şehrin kapılarını açmış ve kalabalık yüzünden şehirde ağır hasarlar meydana gelmiştir.

Çemberlitaş sütununun altında bulunduğu efsane haline gelen İsa’nın eşyalarının getirilmesi ile ilgili hikaye ise, şu şekilde anlatılmaktadır. Helena, Konstantinus’un validesidir. Helena, Kudüs ziyareti esnasında orada bir kilise inşa ettirir. Hristiyanlarda bunun karşılığında Helena’ya, Hazreti İsa’nın gerilmiş olduğu çarmıhın parçalarını, ayaklarına ve ellerine çakılan mıhları ve mucizevi özellikleri olduğu söylenen eserleri verirler. Helena, bu hediyeleri alarak oğlu Konstantinus’a verir.

Konstantinus, kendisinden sonra gelecek hükümdarların bu eserlere sahip çıkmayacağını ve kıymetini anlamayacaklarını düşünerek, yer altına taştan sağlam bir hücre inşa ettirir. İnşa edilen bu mezarın üstüne de Çemberlitaş sütununu diktirir. Çemberlitaş hakkında bilinen efsane bundan ibarettir.

Çemberlitaş’a Gitmişken Hamamınada Gitmeyi Unutmayalım

Çemberlitaş Hamamı, Çemberlitaş’ta Divanyolu üzerinde, I. Constantinus’un (M.S. 324-337) diktirdiği anıtın Vezir Hanı tarafında yer alır.  Hamam’ın karşısında Köprülü Mehmed Paşa Camii, medresesi ve türbesi, yanında Vezir Hanı, eski Dar’ül-fünun binası, civarında ise Sultan II. Mahmud Türbesi ve haziresi, Köprülü Kütüphanesi, Atik Ali Paşa Camii, medresesi ve Ali Baba Türbesi mevcuttur.

Hamam, Sultan II. Selim’in kadını ve Sultan III. Murad’ın annesi Nûrbânû Sultan tarafından Üsküdar’da Toptaşı’ndaki, Vâlide-i Atik Külliyesi’ne gelir getirmesi için yaptırılmış ve vakfedilmiştir. Hamam Tuhfet’ül-mi’mârin*’e göre Mimar Sinan yapısıdır. Kitabesinden anlaşıldığına göre hamam’ın yapılış tarihi 992/1584′tür.

Çemberlitaş Hamamı birbirinin tamamen benzeri ve yan yana bitişik bir çifte hamam olarak planlanmıştır. Erkekler kısmının girişi Vezir Hanı Caddesi üzerindedir ve yol kotunun zamanla yükselmesi sonucunda bugün on basamakla inilen çukur bir giriş niteliğindedir. Giriş üzerinde bir saçak mevcuttur. Giriş kapısı üzerinde, etrafı rumilerle bezeli, üç sıra halinde hazırlanmış altı mısralı bir kitabe vardır. Kadınlar kısmının girişi ise Divanyolu Caddesi üzerinde Sultan Mahmut Türbesi tarafından olmalıdır.


Yayımlandı

kategorisi

yazarı:

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir